Nümeroloji’nin Kökenleri
Anasayfa > Koru Akademi > Koru Spiritüel Akademi > Nümeroloji > Nümeroloji’nin Kökenleri
Kelimelere ve isimlere sayısal değerler atayan ve bunlara anlamlar yükleyen nümeroloji anlayışı antik çağlara kadar uzanmaktadır.
Antik Mısır’da Nümeroloji
Nümerolojiye dair tarihdeki ilk bilgiler Antik Mısır‘a dayanmaktadır. Zümrüt Tablet olarak da bilinen Hermetika‘da “Mükemmel işleyen evren, sayıların gücüyle düzenlenmiştir.” ifadeleri yer almaktadır. Zümrüt Tabletlerin bilinen en eski çevirisini Kimya biliminin kurucusu olarak kabul edilen Câbir bin Hayyan (721-815) yazmıştır.
Antik Mısır‘da sayılar sadece miktarları belirtmiyordu; bunun yerine doğanın enerjik biçimlendirici ilkelerinin somut tanımları olarak kabul ediliyordu. Mısırlılar bu enerji ilkelerine neteru (tanrılar, tanrıçalar) adını verdiler.
Mısırlılar için sayılar sadece tek ve çift değildi; erkek ve dişiydi. Evrenin her parçası bir erkek ya da kadındır. Nötr (bir şey) yoktur. “Bir” ise bir sayı değil, sayı ilkesinin özüydü; diğer tüm sayılar ondan yapılmıştır. Biri Birliği temsil eder. Üç, ilk mükemmel tek sayıdır.
Antik Mısır‘da sayılar, doğal şeylerin düzenine uygundur; çünkü çoğu doğal şey Yaradan tarafından düzen içinde kurulmuştur. Sayılar kendi başlarına ne soyutlamalar ne de varlıklardır. Sayılar, evrenin yaratıldığı ve sürdürüldüğü işlevlere ve ilkelere uygulanan adlardır.
Piagor ve Sayılar
Antik Mısır’da gelişen matematik ve sayı bilimleri daha sonra Pisagor (MÖ 580-500) vasıtasıyla batı dünyasına geçti. Pisagor‘un Mısır’da uzun yıllar eğitim gördüğü bilinmektedir.
Pisagor’a göre, evren sayılar üzerine kurulmuş bir sistem olup evrendeki ahenk sayıların bir uyumudur. Pisagor ve öğrencileri her şeyin matematikle ilgili olduğuna, sayıların son gerçek olduğuna, matematik aracılığıyla her şeyin kestirilebileceğine ve ölçülebileceğine inanmışlardır.
Bir anlatıya göre demirciler çalışırken örslerinden çıkan sesi duyan Pisagor bunun çok uyumlu olduğunu düşünmüş ve “Doğa kanunları buna izin veriyorsa bu kanunlar matematikseldir.” demiştir. Bundan hareketle, notaların matematiksel formüllere dönüştürülebileceğini keşfetmiştir. Böylece matematik ve müzik arasında bağlantı kurmuştur. Ayrıca ses perdesi ile tel uzunluğu arasında bir ilişki olduğunu fark ederek bugünkü oktav (gam dizisinde sekiz notalık ses aralığı), quint (gam dizisinde beş notalık ses aralığı) ve quart’ı (gam dizisinde dört notalık ses aralığı) bulmuştur. Bunların ise gergin tel üzerinde sırasıyla 1/2, 2/3 ve 3/4’lük aritmetik oranlarla ifade edilen uzunluklara karşılık olduğunu ortaya koymuştur.
Pisagoryen öğretiye göre “Bir” sayısı temel sayıdır. Tek ve çift sayıları meydana getirendir. Sayıların ve varlıkların sonsuz dizisi “Bir”den çıkar. İki sayısı dişiliği ve doğanın bu dişilikten geldiğini ifade eder. Üç sayısı uyum ve düzenle maddenin içerdiği üçlü öğeyi temsil eder. Bu sayı, başlangıcı, ortası ve sonu olan ilk rakamdır, yetkin bir sayıdır. Dört tanrısal gücü simgeler. İlk çift sayı olan “İki”nin kendisi ile çarpımından elde edilen bu sayı adaletin de simgesidir. Beş sayısı evliliğin simgesidir. Altı organik ve hayati varlıkların türlü şekillerini gösterir. Burada dişilik ilkesi olan (2), erkeklik ilkesi olan (3), mutlak (1) ile birleştiği için soyların devamını da gösterir. Yedi sayısı kritik sayıları temsil eder. Örneğin, yedi günlük, yedi aylık ya da yedi yıllık dönemlerin varlıkların gelişiminde baskın rolleri vardır. Sekiz sayısı akıl, ahlak ve erdemin temsilcisidir. Dokuz sayısı mutlak “Bir” ayrı tutulacak olursa ilk tek sayı Üç’ün karesidir. O da Dört sayısı gibi adaleti temsil eder. On sayısı, yetkin bir sayıdır. Her şey ondan çıkar. Yaşamın ilkesi ve yol göstericisidir. Göksel ve tanrısal olduğu kadar insanidir. Eğer “on”lu olmasaydı her şey belirsizlik içinde ve karanlıkta kalırdı. Bütün sayıların temelidir. On sayısının içinde ilk olarak eşit sayıda tekler ve çiftler bir araya gelmiştir.
Yahudilik’te Gematria
Gematria sayısal atama uygulamasıdır bir alfanümerik değere göre bir isme, kelimeye veya deyime kullanılan şifreye bağlı olarak birkaç değer verebilir. Gematria, Yahudi kültüründe hala yaygın olarak kullanılmaktadır .
Gematria’nın standart ( Mispar hechrechi ) versiyonunda , aşağıdaki tabloda gösterildiği gibi her harfe 1 ile 400 arasında sayısal bir değer verilir. Mispar gadol varyasyonunda , son beş harfe 500 ile 900 arasında değişen kendi değerleri verilir.
Arapça’da olduğu gibi İbranice’de de sesli harflerin değeri genellikle sayılmaz, ancak daha az bilinen bazı yöntemler ünlüleri de içerir.
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 |
Elif – א | Bahis – ב | Gimel – ג | Dalet– Г | O– ה | Vav– ו | Zayin- Ж | Het– З | Tet – ט |
10 | 20 | 30 | 40 | 40 | 60 | 70 | 80 | 90 |
Yod– י | Kaf– כ | Lamed– М | Mem– מ | Rahibe– נ | Sameh– Ğ | Ayın– Т | Pe– פ | Tsadi –צ |
100 | 200 | 300 | 400 | 500 | 600 | 700 | 800 | 900 |
Kof– ק | Reş– ר | İncik– ש | Tava– ת | Kaf (son) | Mem (son)– ם | Rahibe (son)– ן | Pe (son)– ף | Tsadi (son)– ץ |
Ebced Hesabı
“Ebced” ismi, Arap alfabesinin ilk harflerinin orijinal sırasına göre telaffuz edilmesinden türemiştir. Ebced hesabı ise Ebced rakamları denilen alfabetik bir sayı sistemini kullanarak, kelime, cümlecik veya cümlelerin sayısal değerini hesaplama ve bunlardan anlamlar çıkartma işlemidir.
Ebced tertibinde sıralanan harflerin oluşturduğu kelimelerin ilk üçü birler (âhâd: 1-10), ortadaki ikisi onlar (aşerât: 20-90) ve son üçü de yüzler (miât: 100-1000) basamağında bulunan rakamları gruplandırır. Ebced hesabında harflerin sayısal değerleri Arap alfabesindeki sıraya göre değil, İbranice ve Süryanice’deki sıralamaya göredir. Arap alfabesinde harflerin bugünkü sıralanışı daha sonra benzer harflere eklenen noktalar ve bu benzer harflerin yan yana yazılmasıyla oluşmuştur.
Arapçada kullanılmayan ve özellikle Farsça’dan alınıp Osmanlıca’da kullanılan pe, çim, je, gaf harfleri sırasıyla be, cim, ze ve kef eşit sayılır.
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 |
Elif – ا | Be – ب | Cim – ج | Dal -د | He – ه | Vav – و | Ze – ز | Ha – ح | Tı -ط |
10 | 20 | 30 | 40 | 50 | 60 | 70 | 80 | 90 |
Ya – ي | Kef – ك | Lam – ل | Mim – م | Nun – ن | Sin -س | Ayn -ع | Fe -ف | Sad -ص |
100 | 200 | 300 | 400 | 500 | 600 | 700 | 800 | 900 |
Kaf – ق | Ra – ر | Şın -ش | Te -ت | Peltek Se -ث | Hı -خ | Zel – ذ | Dat -ض | Zı – ظ |
1000 | ||||||||
Ğayn -غ |
İngilizce Gematria
İngiliz Alfabesine atandığı bilinen ilk sayısal şifre Cornelius Agrippa tarafından 1533’te De Occulta Philosopha adlı çalışmasında yapılmıştır . Agrippa, İngilizce harfleri İbranice veya Yunancadan çevirmeye çalışmadan değer vermiştir, bu nedenle L 30 yerine (Lamed için) 20’dir, M 40 yerine 30’dur (Mem için) ve N 50 yerine 40’tır.
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 |
A | B | C | D | E | F | G | H | I (Ay) |
10 | 20 | 30 | 40 | 50 | 60 | 70 | 80 | 90 |
K | L | M | N | Ö | P | Q | R | S |
100 | 200 | 300 | 400 | 500 | 600 | 700 | 800 | 900 |
T | V (U) | X | Y | Z | I- Ay (j) | V | Hi | HV (W) |
* U, J ve W harflerinin o zamanlar Latin alfabesinin bir parçası olarak kabul edilmediğine dikkat edin .
Modern Nümeroloji
Modern Nümeroloji, şifreleme ve kutsal metinlere anlam yüklemeden ziyade kişilik özellikleri, mizaç, içgörü ve geleceğe dair ip uçları veren bir kendi kendine yardım aracı olarak görülmektedir.
Modern Nümeroloji’de 1den 9 a kadar rakamlara anlamlar yüklenmekte ve kişinin doğum tarihi ve ismi üzerinden çeşitli yorumlara gidilmektedir.