Kendimi Nasıl Geliştirebilirim?
Kendini geliştirmek, asla sonu gelmeyen keyifli bir yolculuktur. İnsan kendini geliştirdikçe hayatın imkanlarından daha çok yararlanır ve öğrendikçe hayattan daha fazla keyif alır.
Ne var ki günlük hayatın koşuşturması ve yoğunluğu içinde kendimizi geliştirmenin hayati önemini ıskalıyor, kişisel gelişimimizi hep ikinci plana itiyoruz. Aslında insanın kendini geliştirmesi doğrudan doğruya kendine değer vermesi ve kendine yatırım yapması demektir.
İnsanoğlu temelde ruh, beden, zihin ve duygudan oluşan son derece karmaşık bir canlı türüdür. Kişisel gelişimimizi de bu dört yönümüzü dikkate alarak sürdürmemizde fayda var. Yalnızca bir tek yönümüze ağırlık verirsek diğer yönlerimiz zayıf kalır ve dengesiz bir hayat sürmüş oluruz.
Kişisel gelişim üzerine yapılabileceklere dair birçok madde sıralanabilir. Ancak biz bu yazımızda kişisel gelişimimizin temeline odaklanacağız. Bu temel konular çözümlendiğinde kişisel gelişim yolculuğunuzu daha kolay ve keyifli hale gelecektir.
1. Kendini tanı
Kişinin kendini geliştirme yolcuğu önce farkındalıkla başlar, en büyük farkındalık ise kendimizin farkında olmaktır, yani kendimizi tanımamız. İnsan kendini tanıdıkça kişisel gelişim yolunda daha kolay ilerler ve kendi içindeki kavgalardan kurutulur, kendiyle barışık hale gelir.
Peki kendimizi tanımaya nereden başlamalıyız? Sırf bunun için sakin ve sessiz bir ortamda kahvenizi alıp rahat bir koltuğa oturun, defterinizi kaleminizi alıp kendi kendinize benim güçlü ve zayıf yönlerim neler diye düşünmeye başlayın. Bu soruya ruhsal, bedensel, zihinsel ve duygusal yönlerinizle ayrı ayrı cevap vermeye çalışın. Örneğin; ruhsal olarak çok merhametliyim, başkalarını çok fazla düşünürüm, kendimi hep ikinci plana iterim. Bedensel olarak spora yatkın değilim ama doğada yürüyüşü çok severim. Zihinsel olarak matematikle arama pek iyi sayılmaz ama psikolojiye yatkınlığım var. Duygusal olarak şiir yazmayı beceremem ama bazen müzik dinlerken çok duygulanırım…
Kendinizi tanıma egzersizinden sonra hangi yönlerinizi güçlendirebileceğiniz yönünde bir karara varın. Zayıf yönlerinizden hangisi size zarar verme noktasına gelmişse bu konuda hangi tedbirleri alabileceğinizi düşünün.
2. Misyon ve vizyonunuzu belirleyin
Misyonunu bu hayattaki var oluş sebebinizdir. Ben bu hayatta neden ve ne için varım. Bu hayattaki temel görevim, varlık sebebim ne olabilir. Bana verilen ruhsal, bedensel, zihinsel ve duygusal kabiliyetler acaba benden ne istiyor? Bu güçlü yönlerimle neleri gerçekleştirebilirim? Varlık aleminde kendimi hangi yönlerimle nasıl ifade edebilirim? Neyi başarabilirim, nereye ulaşabilirim?
Misyon bu hayattaki temel varlık sebebimizi ifade ederken vizyon bu hayatta ulaşmak istediğimiz nihai hedefi ifade eder. Uzak gelecekte nerede olmanız gerektiğine dair hayallerimizi vizyon ifademizle tanımlarız.
Vizyon bir anlamda bakış açımızı da ifade eder. Bu anlamda bakış açımız yani vizyonumuz ne kadar genişse ulaşmak istediğimiz nihai hedef de o kadar büyük ve parlak olacaktır.
Vizyonumuzun gelişmiş olması içinde bulunduğumuz coğrafya, yaşadığımız şehir veya köy, içinde bulunduğumuzu toplumsal kültür, inançlarımız ve değerlerimiz, sonradan edindiğimiz bilgi ve tecrübelerimizle ile doğrudan ilgilidir. Vizyonunuzu geliştirmek istiyorsanız çok okuyup, çok gezmeli, çok fazla insanla haşir neşir olmalısınız. Az okuyan, konfor alanından ve küçük dünyasından dışarı çıkmayan, dış dünyaya kapalı insanların vizyonu dar, hayalleri de basit olacaktır.
3. Vizyonunuza ulaşmak için ara hedeflerinizi belirleyin
Vizyonunuza göre hayalini kurduğunuz nihai hedefi belirledikten sonra sıra plan yapmaya geldi, yani hayalinize ulaşmak için hangi kısa vadeli hedeflerinize ulaşacağınıza. Hedeflerinizi bir zaman çizelgesi içinde belirleyin. Bu zaman çizelgesi yıllık, mevsimlik veya aylık olabilir ve tüm odağınızı bu hedeflere odaklayın. Ara sıra da nihai hedefinize göz atmayı unutmayın. Bazen gün meşgale içinde nihai hedefimizi unutmuş kendimizi dağılmış bir halde bulabiliriz. Bu sizi korkutmasın Hedefinizin resmini çizin veya güzel bir kaligrafi ile yazın. Günlüğünüzün veya en sevdiğiniz kitabınızın arasına koyun. O resme bakıp ara sıra motivasyonunuzu tazeleyin.
4. Nihai hedefiniz siz de kalsın, kimseye söylemeyin?
Büyük düşünün ama büyük konuşmayın. Hayalleriniz siz de kalsın, kimseyle paylaşmayın. Böyle davranmanın iki önemli nedeni üzerinde durabiliriz.
Birincisi hayallerinizi herkesin önünde açıklarsanız, sosyal baskı altında ezilirsiniz. Bu konuda kimseye hesap vermek zorunda değilsiniz, hesaplaşacağınız tek kişi kendinizsiniz. Eğer hedeflerinize ulaşmakta zorlanırsanız bunun sebeplerini çevrenize izah etmek zorunda kalırsınız, bu ise sizi yıpratır.
Halk arasında bir söz vardır “Yere bakan yürek yakan” diye. Hep mütevazi olun, büyük hedeflerinizi etrafınızla paylaşarak dikkatleri üzerinizde toplamayın. Sonrasında öyle bir başarıya ulaşın ki, insanlar vay be desin, yürekleri yansın.
İkinci olarak hayallerinizi ve hedeflerinizi herkesle paylaşırsanız, hayalleriniz kem gözlerin nazarına dokunur. Siz daha başarmadan kıskançlıklar, hasetlikler ortaya çıkar. Etrafınızdaki bu kötü enerjiler sizin performansınızı siz farkına varmadan düşürür.
5. Engelleri temizleyin
Hedefe giden yolda içinizden ve dışınızdan birçok engelle karşılaşacaksınız. Engeller sizi yıldırmasın, engelleri sizi geliştirecek ve güçlendirecek fırsatlar olarak görün.
Bu engeller motivasyonunuzu kıran örneğin sabahları erken kalkamamak, sürekli kendinizi yorgun hissetmek, çeşitli ağrılarla mustarip olmak gibi içsel engeller olabileceği gibi, çalışma ortamınızın kalabalık ve gürültülü olması, iş yükünüzün çok fazla olması, sosyal ve politik sebeplerle kendinizi özgür hissedememeniz gibi dışsal sebepler de olabilir. Bunun için bir risk analizi yapın. Hedefinizi ulaşmanızı engelleyen içsel ve dışssal engeller neler? Bunları belirledikten sonra bu engelleri nasıl aşabileceğinizi kendi kendinize sorun, alternatif çözümler üzerinde düşünün. Engelleri birer birer kaldırıp yolunuza devam edin. Engelleri kaldırdıkça başarı yolunda hızla ilerlediğinizi fark edeceksiniz.
Bu beş temel konuyu hallettiğinizde kişisel gelişim yolcuğunuzda artık sizi kimse tutamaz.
“Yaşadığımız her an önümüzde iki seçenek vardır: Gelişime doğru bir adım atmak ya da güvende hissetmek için bir adım geri kalmak.”
– Doğan Cüceloğlu
Hasibe Sağlam
Profesyonel Koç – PCC