Alışkanlıklarımızın Ne Kadar Farkındayız?

Hasibe Sağlam tarafından tarihinde yayınlandı

“Alışkanlıkların gücünü yaşam lehimize kullanarak duygusal, fiziksel, sosyal ve psikolojik olarak doyumumuzu artırmamız mümkün.

Bize tanıdık gelen o alışkanlıklarınıza arttırılmış dikkatle ve şefkatle baktığınızda siz neler görüyorsunuz? Cevap içinizde, değişim sizin elinizde. Alışkanlıklarımızın gücü adına daha iyisi için neler mümkün?”

Gülşah Çidem, Rehber Öğretmen, Profesyonel Koç

Yaşamda bizi güvende ve rahat hissettiren bir takım alışkanlıklara sahibiz. Alışkanlıklar gün içinde düşünmeden ve bir patern içinde yaptığımız davranışlardır. Bu otomatikleşmiş rutinlerden bazıları bizi olumlu yönde etkilerken bazıları da karşımıza zorluklar çıkarabilmektedir. Uzun vadede yaptığımız bu eylemler davranışsal boyutta gözlemlenebildiği gibi aynı zamanda içsel yaşantı yoluyla da oluşabilmektedir.

Günbegün yaptığımız seçimlerin bu kadar tanıdık ve rutin döngüsü içinde gerçekleşmesini ortaya çıkaran şey ne olabilir diye hiç düşündünüz mü? İlk kazandığımız alışkanlık ne olabilir ve biz bunu nerede, kim aracılığıyla veya niçin edinmiş olabiliriz diye aklınızdan geçirdiğiniz oldu mu? Mesela her sabah kahve içme alışkanlığını ne zaman, nerede fark ettiniz ilk? Yaşamınızda hangi alışkanlıklarınızla gurur duyuyorsunuz? Hangilerini size daha iyi gelecek düşünce ve davranışlarla değiştirmeye ihtiyaç duyarsınız? Alışkanlıkların yaşamımızdaki kontrol gücünü ona veren biz olabilir miyiz?

Düzenli olarak yaptığınız 3 alışkanlık nedir? diye sorsam cevabınız ne olurdu? Hadi ilk yanıtı ben vereyim sizlere: Kitap okumak, egzersiz yapmak ve olumlu içsel diyalog kurmak. Herkesin olumlu-olumsuz alışkanlıklarının olduğu alışkanlıklar listesi olmalı diye düşünüyorum. Derin ve sonsuz genişlikteki bir nehrin içindeki akışkan hayatlarımızda durup düşünmeye ve fark etmeye zaman ayırmaya ihtiyacımız var. Otomatik pilotta yaptığımız bu eylemler beni ve çevremi nasıl etkiliyor? İş hayatıma, sosyal ilişkilerime veya aile yaşamıma ne tür katkılar sağlıyor (bana nasıl zarar veriyor)?

Sorgulamadan yapıp ettiğimiz her eylem,

etraflıca düşünmeden aldığımız her karar özellikle iç yaşantımızda bazı zorlukları yaşamamıza neden olabiliyor. Basit bir örnek verecek olursak, sınava hazırlanan bir öğrenci için sınava ilişkin zaman içinde oluşturduğu kaygı duygusu her sınava girdiğinde bu duyguyu hissetme alışkanlığına dönüşüyor. Bununla birlikte yaşadığı kaygıya eşlik eden kaygılı davranışları da sınav performansını olumsuz yönde etkiliyor. Olumsuz düşünme alışkanlığı bir süre sonra öğrenilmiş çaresizliğe sürüklüyor insanı.

Diğer bir örnekte ise, bir projenin tamamlanma süresi boyunca veya stresli bir iş toplantısı sonrasında hemen sigara içme isteğiyle kendini dışarı atma ihtiyacı olan bir çalışan düşünün. Onu sakinleştirecek olan gerçekte fiziksel olarak ona zarar veren sigara mı yoksa ona iyi gelmeyen duyguyu yönetme becerisi mi?

Alışkanlıklarımızın esiri olmak mı daha kolay, yoksa onların yerine yaşam kalitemizi artıracak olanları koymak mı? Hayatımız oluşturduğumuz- bazen çevremizden gözlemleyerek dolaylı yollarda öğrendiğimiz, bazen de kendiliğinden oluşup sahiplendiğimiz – alışkanlıklarımızdan daha büyük.

Alışkanlıkların gücünü yaşam lehimize kullanarak duygusal, fiziksel, sosyal ve psikolojik olarak doyumumuzu artırmamız mümkün. Bize tanıdık gelen o alışkanlıklarınıza arttırılmış dikkatle ve şefkatle baktığınızda siz neler görüyorsunuz? Cevap içinizde, değişim sizin elinizde. Alışkanlıklarımızın gücü adına daha iyisi için neler mümkün?

Sevgiyle…

Rehber Öğretmen, Profesyonel Koç Gülşah Çidem

@gulsahcidemkocluk


0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir