Tırtılın Hikayesi

Admin tarafından tarihinde yayınlandı

Öykü

Ahmet Anlatır

Mücadelelerimiz

bize her zaman

güç verir.

Güzel bir sabah, genç bir adam bahçesinde dolaşırken bir yaprağın üzerinde bir kelebek kozası fark etti. Kozada küçük bir açıklığın belirdiğini ve içinden bir kelebeğin çıkmaya çalıştığını gözlemledi. Doğanın fantastik bir dönüşümünü görmenin heyecanıyla, kozasındaki küçük bir delikten vücudunu zorlamaya çalışan kelebeği saatlerce izledi. Bir süre sonra kelebek ilerleme kaydetmeyi bırakmış gibi göründü. Çıkmak için çok uğraştı! Sanki gidebildiği kadar uzağa gitmiş ve daha fazla gidemeyecekmiş gibi görünüyordu.

Bunun üzerine iyi kalpli genç, mücadeleye bakınca kelebeğe yardım etmeye karar verdi. Bir makas aldı ve kozanın kalan parçasını da kopardı. Kozanın açılmasıyla kelebek artık mücadele etmek zorunda kalmadı ve kolayca ortaya çıktı… Ancak… çıkarken, adam onun şişmiş bir vücudu ve küçük buruşmuş kanatları olduğunu fark etti…

Adam, kelebeği fazla zorlanmadan kozasından çıkardığı için mutluydu. Her an kanatlarının kuruyup büyüyüp zamanla kasılacak olan şişmiş gövdeyi desteklemek için genişleyeceğini umarak kelebeği izlemeye devam etti.

Ne yazık ki ne kanatları açıldı ne de şişkin gövdesi küçüldü. Aslında kelebek, çok kısa olan ömrünün geri kalanını şişmiş bir gövde ve küçük kanatlarla uçamayacak şekilde yerde sürünerek geçirmişti. Adam iyi niyetli olmasına rağmen maalesef kelebeğin büyümesini ve gelişmesini engellemişti.

Adamın iyi niyetine, ve nezaketine rağmen anlamadığı şey, kelebek o küçücük açıklıktan geçmek için mücadele ederken aslında vücudundaki sıvıyı hazır etmek için kanatlarını zorlaması gerekiyordu. Genç adam doğanın işte bu kanununu görememişti.

Bu hikayenin bize öğrettiği güçlü bir hayat dersi var; mücadelelerimiz bize her zaman güç veriyor. Bazen mücadeleler ve zorluklar, hayatımızda büyümek için tam olarak ihtiyaç duyduğumuz şeylerdir. Tıpkı kozadan çıkma mücadelesinin kelebeğe güzel kanatlar vermesi gibi.

Hayatımızdaki mücadeleler de bizi daha güçlü ve dayanıklı kılar. Hayatımızı herhangi bir engel olmadan geçirmemize izin verilseydi, bu bizi sakat bırakırdı. Olabileceğimiz kadar güçlü olamazdık.

Mücadeleden kaçınmaya çalışmak… kolay yolu seçmek… sadece daha zor bir hayata… daha sonra daha büyük mücadelelere götürür bizi.

Hikayenin ilettiği bir başka güçlü mesaj da ebeveynliğin nasıl yapılacağı ile ilgilidir. Çoğu zaman çocuklarımızı erken yaşta zorluklardan korurken onlara yardım ettiğimizi düşünürüz. Örneğin ev ödevlerini onların yerine tamamlar, onları her türlü zorlu koşullardan korur, kendi korkularımız yüzünden onların dünyayı keşfetmelerine engel oluruz. Bütün bunlar onları zayıf düşürür. Erken yaşta zor zamanlar ve zor durumlarla karşılaşan çocuklar daha güçlü hale gelirler, daha büyük zorluklara hazır olurlar.

Ahmet Anlatır

Koru Coaching Magazine, 2023 Nisan sayısında yayınlandı.



0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir