Şevval Nüket Saraç ile Wellbeing

Admin tarafından tarihinde yayınlandı

Röportaj Hasibe Sağlam

Sen teslimiyet içerisinde yaşarsan evren şahane dizaynı ile sizi bir yerlere getiriyor zaten…

Şevval Nüket Saraç

Wellbeing genel anlamda sağlık, mutluluk ve refah deneyimi olarak tanımlanmaktadır. İyi bir zihinsel sağlığa, yüksek yaşam memnuniyetine, bir anlam veya amaç duygusuna ve stres yönetme becerisine sahip olmayı içeren wellbeing‘e insanın kendini iyi hissetme halidir de diyebiliriz. Ancak bu iyi hissetme halinin sürdürülebilir temellere dayanması önemlidir.

Genellikle, insanlar duygusal zindeliği artırmak için bazı zihinsel tutumları ve teknikleri uygulamaya başlarlar ve oldukça hızlı bir şekilde kendilerini daha iyi hissederler. Ne yazık ki bu durum sürdürülebilir olmadığında dört beş hafta sonra insanlar eski modlarına çok hızlı bir şekilde geri dönmektedir.

Neden insanlar sağlıklı ve düzenli beslenmeyi bırakıp abur cubur yemeye geri döner? Çoğu insan aslında başladığı yere geri döneceğini zaten biliyordur. Kazandığınız faydaları sürdürmek istiyorsanız wellbeing halini artıran uygulamalara katılmak iyi bir fikir olabilir. Bu nedenle, uzun vadeli hedeflere bağlı kalmaya yardımcı olacak uygulamalara ve araçlara sahip olmak önemlidir. Biz de bu konuyu uzmanına sorduk.

20 yıldır wellbeing alanında kendini geliştiren ve uzmanlaşan Şevval Nüket Saraç’a sürdürülebilir iyilik halinin ne olduğunu sorduk. Bakalım Şevval Hanım bizlere bu konuda neler söyleyecek?

Şevval Hanım öncelikle bize bu röportajı yapma fırsatı verdiğiniz için teşekkür etmek isterim. Wellbeing alanına uzun yıllardır emek veriyorsunuz ve oldukça geniş bir takipçi kitleniz var. Onlar sizi ve başarılarınızı çok yakından takip ediyorlar.

Sizinle daha önce tanışma fırsatı bulamamış olanlar için öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

İsmim Şevval Nüket Saraç, 61 yaşındayım, Samsunluyum. 23 yıldır bir Network şirketinin distribütörü ve 95 ülkedeki eğitmenlerinden biriyim. Aynı zamanda Nefes Koçu ve Wellbeing uzmanıyım.

Wellbeing yolculuğunuz nasıl başladı? Önce bundan biraz bahsedebilir misiniz?

Aslında IT sektöründe 2 şirket sahibiydim. Bundan 23 yıl önce, 2000’li yıllarda, artık 18 yıllık şirketlerimiz çok zordaydı. İflasın eşiğindeydik. Babam doktor olmasına rağmen çok kötü besleniyordum. 2 paket sigara tüketiyor, 30 bardak 2 şekerli çay içiyordum ve hiç su tüketmememle gururlanarak bahsediyordum. Kötü beslenme, düzensiz uyku, yönetilemeyen bir stres bir akşam kalbimde baskı yaptı. 39 yaşındaydım ve ölüyorum zannettim. İşte o zaman bir şeylerin artık “değişmesi gerektiğine inanıyor ama ne yapacağımı bilmiyordum. Ve kalpten “Allah’ım bana yol göster, elimi tut, ne yapacağımı bilmiyorum,” dedim.

1 ay sonra şu an içinde bulunduğum Network şirketi bir dostumuzun aracılığı ile karşımıza çıktı. Hemen ürünleri tüketmeye başlayan eşime önce çok tepkili yaklaştım. Ama ondaki enerji, kendini iyi hissetme hali beni de ürünlere yönlendirdi. Gerçekten hücresel beslenme kendimi çok iyi hissetmemi sağlamıştı.

Bu kadar iyi hissedince çevremizle iyilik halimizi paylaşmaya başladık. 2001 yılında Amsterdam’da yapılan uluslararası bir eğitimde Jim Rohn’u dinledim. Sanki bana sesleniyordu. “Bir şeyleri değiştirmek istiyorsan önce kendinden başlamalısın,” sözü bir karar aldırdı ve Samsun’a döner dönmez bütün odağımı bu işe verdim. 1,5 yıl part time yaptık. İflas ederek tüm mal varlığımızı kaybetmiştik. İçimde yanan o ateş büyük bir motivasyon kaynağı oldu.. Başarma isteği..

3,5 yılda çok büyük kazançlara ulaşmıştık. Kızımız üniversiteyi kazanınca İstanbul’a taşındık ama yine bir şekilde paramızı kaybettik. Fark ettim ki para ile ilgili tekrar eden döngülerim var. Kazanıp kazanıp kaybediyorum. Çok kazanıp çok kaybediyorum. İşte o zaman da karşıma NEFES çıktı. Zihin dönüşüm çalışmaları ve nefes seansları ile bunu niye yarattığımı buldum. O zaman nefes koçluğuna üyelerim için devam etmeliydim. Çünkü sadece fiziksel dönüşümlerini sağlıyordum ama zihinsel, ruhsal olarak da dönüşümlerini sağlamalıydım.

Yani aslında kendimi iyi edeyim derken aslında benim bu alanda sorumluluklarım olduğunun farkındalığını yaşadım..

Hayatta başımıza gelen negatif olaylar aslında dönüşümümüz için büyük fırsat. Tabii böyle bakabilirsek… Yine 3 yıl önce tüm dünya olarak yaşadığımız zor zamanlar aslında bakış açısını değiştirebilen birçok kişiye ödüller verdi. Bunlardan biri de bizdik.

  • Vip takip
  • Online koçluk
  • Beslenme bilgileri
  • Zihinsel dönüşüm

Aslında bir alışkanlığın değişmesi için 90 güne ihtiyaç var. Yani 21 günlük süreçleri 3 kez geçirmek gerekiyor. Bu 21 günün 10 gününü maraton gruplarının içerisinde grupla geçiriyor, sonraki 11 günü de maratoncunun sorumluluğunu almasını istiyoruz. Çünkü sürdürülebilir bir kilo yönetiminin alışkanlığa dönüşmesini istiyoruz.

Kendinizi wellbeing uzmanı olarak tanımlıyorsunuz. Bu konuda uzun yılları alan tecrübeleriniz var bunun eğitim ayağı da var mı acaba?

Evet tabi ki bu süreçte Gedik Ünviversitesine bağlı Wellbeing Uzmanlık eğitimlerini tamamlayarak Wellbeing Uzmanlığı sertifikasına sahip oldum. Bunun lokasyondaki tüm ofislerimizi grup olarak kapattık. Aslında bu süreç başlamadan önce ben online destek sistemleri ile ilgili eğitimler almaya başlamıştım. Sosyal medya eğitimlerinde Facebook kapalı gruplarda 21 günlük değişim programları yapıyordum. Sonra İnstagram gündeme gelince eğitimlerimin yönünü oraya çevirdim. Sen teslimiyet içerisinde yaşarsan evren şahane dizaynı ile sizi bir yerlere getiriyor zaten..

İşte bu evde kal süreci başladığında önceden online sürecine başlamak bize ve tüm grubumuza yol açtı.. Fit maratonlara o dönemde başladık. Lokasyonda yaptığımızn aynısını onlinea taşıdık.

Fit Maraton’u biraz açabilir misiniz? Nedir Fit Maraton?

Kilo yönetiminin en eğlenceli hali 🙂 Fit Maratonda şunlar var:

  • 8 kişilik grupla şahane bir grup sinerjisi
  • Benzersiz öğün planlaması

Maratonların içindeki menü planlamasında önemi paha biçilmez. Günlük protein miktarının ve lif miktarının göz önünde tutularak doğru yemek kombinlerinin hazırlanmasında çok büyük katkısı oldu.

Bu da sonuçları hızlandırdı. Maratonlardaki asıl amacımız kas dokusunun güçlendirilerek yağ dokusunun küçülmesini sağlamak. Nitekim şahane sonuçlar alıyor maratona katılanlar.

Fit Maraton biraz da öz disiplin ile ilgili değil mi? Herkes katılabiliyor mu bu programınıza?

Evet, aynen söylediğiniz gibi. Fit Maratonlar:

-Kararsız

-Disiplinsiz

-Hızlı sonuç peşinde olan

-Mazereti olan

-Grup çalışmasına katılmak istemeyenlere göre değil.

Ama,

-Döngülerden bıkan

-Kesin kararlı olan

-Grup motivasyonuna ihtiyacım var diyen

-Bir koç eşliğinde bu süreci geçirmek isteyen

-Zihinsel ve ruhsal olarak da değişmek istiyorum, diyen

-Duygusal açlık yaşayanlar

-Pozitif bir ortamda olmak isteyenler

-Gerekeni yapmaya hazırım, diyenlere göredir maratonlar.

Bir de bunun network marketing boyutu var. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Network marketing sektörü için öncelikle, çok yanlış anlaşılan bir sektör diyebilirim.

Aslında tavsiye ticareti. Sıradan insanlara sıradışı hayat yaşatır. Network şirketinin Doğrudan Satış Derneğine üye olmuş olması gerekmekte. Bir çeşit eczacının eczacılar odasına, doktorların tabipler odasına kayıt olma zorunluluğu gibi. İlk günleri, ayları zordur. Çünkü anlamaya çalışır distribütör. Henüz becerileri gelişmemiştir.

Aslında 3 bölümden oluşuyor. Edinme, koruma, çoğaltma. Güçlü bir neden, sabırlı olmayı da ekleyeyim. Bir de kazanması gereken beceriler… İlk aklıma gelenler:

1- Öz disiplin

2- Vizyon sahibi olmak

3- Adanmışlık

4- Pozitif bir zihin yapısı

5- Güvenirlik/İnanırlık

6- Kendi sorumluluğunu almak

7- Taahhüt

8- Hedef koymak ve odaklanmak

9- Azim

10- Eyleme geçme becerisi

11 -İşi delege edebilmek

11 -Net bir tutum

Wellbeing konusuna geri dönecek olursak wellbeing ile wellness arasında bir fark var mı sizce?

Ben insanların yaş aldıkça hayatı daha sağlıklı, daha varlıkla geçirmesine inananlardanım. İleri yaşta en çok lazım olan şey sağlık ve varlık. Wellbeing tam olarak bunu sağlıyor.

Wellnes kavramı ile şöyle bir farklılığı var: Wellness, daha çok fiziksel aktivite ve beslenme ile ilgiliyken, wellbeing, insan yaşamını etkileyen bütün konularda bir denge halini kapsar. Fiziksel, zihinsel, ruhsal zihin dengesiyle birlikte kariyer hayatımız, sosyal hayatımız, yaşadığımız çevre, finansal hayatımız hepsi wellbeing’in içine girer.

Wellbeing’i yükseltmek sadece fiziksel, zihinsel sağlığı yükseltmek değildir. Tüm her şeyi bütünüyle bir denge içinde yaşamaktır.

Şevval Hanım bu güzel sohbet ve verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim. Son olarak devam eden eğitim ve uygulamalarınızla ilgili neler söylemek istersiniz?

Ben teşekkür ederim bu güzel röportaj için. Sürdürülebilir beslenme ve sağlıklı bir yaşam için bu ay Wellbeing Uyanışı- Kilo al-ver Rutinini Kırma, Zihin Kodlarını Dönüştürme ve Bütünsel Sağlığı Korumanın Sırları konulu bir Master Class yapıyoruz.

Çok şahane bir Master Class olacak.. Tüm Koru Coaching takipçilerini bu programımıza davet etmek isterim.

Röportaj: Hasibe Sağlam